Bağlantısızlar Hareketi Hangi Dönemde ?

Emre

New member
Bağlantısızlar Hareketi Hangi Dönemde Kurulmuştur?

Bağlantısızlar Hareketi, 20. yüzyılın ortalarında ortaya çıkan bir uluslararası siyasi hareket olup, Soğuk Savaş döneminin etkisi altında şekillenmiştir. Bu hareketin temel amacı, iki süper güç olan Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği'nin etki alanından bağımsız, kendi dış politikalarını belirleyen bir üçüncü yol oluşturmakti. Hareketin temelleri, 1961 yılında Yugoslavya'nın başkenti Belgrad'da yapılan Bağlantısızlar Konferansı'nda atılmıştır. Bu dönemdeki küresel siyasi atmosfer, dünya üzerinde güç mücadelesi veren iki kutbun varlığı nedeniyle oldukça gerilimliydi.

Bağlantısızlar Hareketi’nin Tarihsel Bağlamı

Bağlantısızlar Hareketi’nin temelleri, özellikle 2. Dünya Savaşı sonrasında şekillenen dünya düzenine dayanır. Savaşın sonunda, dünyanın iki ana süper gücü olan Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği, Soğuk Savaş adı verilen bir döneme girdi. Bu dönemde her iki süper güç de kendi ideolojik, ekonomik ve askeri etkilerini dünya çapında yaymaya çalıştı. Bu kutuplaşma, gelişmekte olan ülkelerin bağımsızlıklarını kazanırken, yeni bir alternatif arayışını ortaya çıkardı.

Bağlantısızlar Hareketi, bu dönemde gelişmekte olan, çoğunluğu eski sömürge toprakları olan ülkeler tarafından savunulmuş ve Soğuk Savaş'ın getirdiği kutuplaşmaya karşı bir duruş sergilemiştir. Hareketin başlıca hedeflerinden biri, bağımsızlıklarını kazanmış bu yeni ülkelerin, Soğuk Savaş'ın güç mücadelelerinden etkilenmeden, kendi siyasi, ekonomik ve kültürel bağımsızlıklarını koruyabilmeleriydi.

Bağlantısızlar Hareketi’nin Kuruluşu ve İlk Konferans

Bağlantısızlar Hareketi, resmi olarak 1961 yılında Yugoslavya'nın Belgrad şehrinde yapılan Bağlantısızlar Konferansı ile kuruldu. Bu konferansta, dönemin önde gelen siyasi liderlerinden, eski Yugoslavya Başkanı Josip Broz Tito, Hindistan Başbakanı Jawaharlal Nehru, Mısır Cumhurbaşkanı Gamal Abdül Nasır ve Endonezya Cumhurbaşkanı Sukarno gibi isimler yer almıştır. Bu dört lider, hareketin öncüsü olarak kabul edilmektedir.

Konferansın amacı, yeni bağımsızlıklarını kazanmış ülkelerin dış politikalarında, ne ABD'nin ne de Sovyetler Birliği'nin etkisi altında kalmadan bağımsız bir yol izlemelerini sağlamakti. Bu konferans, hareketin ilk resmi adımını atmış ve dünya çapında ilgi uyandırmıştır. Toplantıya katılan ülkeler, egemenliklerinin korunmasını, savaşa karşı duruş sergilemeyi ve uluslararası ilişkilerde tarafsız bir tutum benimsemeyi taahhüt etmişlerdir.

Bağlantısızlar Hareketi’nin Temel İlkeleri

Bağlantısızlar Hareketi’nin kurucuları, dünya düzeninde bağımsızlıklarını kazanan ülkelerin eşit haklara sahip olmalarını savundular. Hareketin temel ilkeleri, şu şekilde özetlenebilir:

1. **Bağımsızlık ve Egemenlik**: Bağlantısızlar, her ülkenin bağımsızlık ve egemenliğini korumasını savunurlar. Bu, özellikle sömürgecilikten kurtulmuş yeni devletler için hayati önem taşımaktadır.

2. **Barışçıl Çözüm ve Diplomasi**: Hareketin savunduğu bir diğer ilke, uluslararası çatışmaların barışçıl yollarla çözülmesidir. Silahlanma yarışına karşı çıkarak, ülkeler arasında diyalog ve müzakerelerin ön planda tutulması gerektiğini savunmuşlardır.

3. **Tarafsızlık**: Bağlantısızlar, Soğuk Savaş’ın kutuplaşmasına karşı çıkarak, ABD veya Sovyetler Birliği gibi süper güçlerden bağımsız bir dış politika izlemeyi hedeflemişlerdir.

4. **Sömürgecilik ve Irkçılığa Karşı Mücadele**: Bağlantısızlar Hareketi, sömürgeciliği ve ırkçılığı kesin bir şekilde reddeder. Hareket, tüm halkların eşitliğini savunmuş ve özellikle Afrika ve Asya’daki sömürge altındaki halkların bağımsızlıklarını kazanmaları için destek olmuştur.

Bağlantısızlar Hareketi’nin Etkileri ve Gelişimi

Bağlantısızlar Hareketi, kurulduğu 1961 yılından itibaren dünya politikasında önemli bir yer edinmiştir. Hareketin ilk yıllarında, dünya üzerinde 25 ülke bu harekete katıldı ve zamanla bu sayı arttı. Hareket, hem gelişmekte olan ülkeler hem de eski sömürge toprakları için bir alternatif olmuştur. 1970’lerde, hareketin etkisi daha da genişlemiş ve dünya genelinde 100'den fazla ülke bu hareketin bir parçası olmuştur.

Ancak, Bağlantısızlar Hareketi'nin Soğuk Savaş'ın sona erdiği 1990'lı yıllarda etkisi azalmıştır. Sovyetler Birliği'nin çöküşü ve Doğu Bloku'nun dağılması, dünya politikasındaki kutuplaşmayı ortadan kaldırmış, birçok ülke kendi çıkarlarını savunmaya başlamıştır. Ancak, günümüzde Bağlantısızlar Hareketi hala uluslararası ilişkilerde varlığını sürdürmektedir. Yeni küresel meseleler, iklim değişikliği, yoksulluk ve kalkınma gibi alanlarda da bu hareketin gücünden yararlanılmaktadır.

Bağlantısızlar Hareketi'nin Günümüzdeki Rolü

Bağlantısızlar Hareketi, günümüzde daha çok gelişmekte olan ülkelerin bir araya gelerek karşılaştıkları ortak sorunlara çözüm bulmaya çalıştığı bir platforma dönüşmüştür. 21. yüzyılın başlarında, hareket özellikle küresel ısınma, sürdürülebilir kalkınma ve adil ticaret gibi konularda daha aktif bir rol oynamaktadır.

Bağlantısızlar Hareketi’nin günümüzdeki en önemli amacı, dünya barışının korunmasına katkıda bulunmak, gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkeler arasındaki eşitsizliği azaltmak ve küresel çapta adil bir düzenin kurulmasına yardımcı olmaktır. Hareket, çok taraflı diplomasiyi teşvik ederek, Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlar aracılığıyla daha etkili çözümler üretmeyi hedeflemektedir.

Sonuç Olarak Bağlantısızlar Hareketi

Bağlantısızlar Hareketi, Soğuk Savaş’ın getirdiği ideolojik bölünmenin ötesinde, yeni bağımsızlıklarını kazanmış ülkeler için bir fırsat yaratmıştır. Hareket, küresel barışa katkıda bulunmayı ve devletlerin bağımsızlıklarını korumayı hedeflemiş ve bu amacını gerçekleştirmede önemli adımlar atmıştır. Günümüzde hala varlığını sürdüren Bağlantısızlar Hareketi, hem uluslararası işbirliği hem de dünya genelindeki gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki eşitsizliği azaltmaya yönelik çabalarını sürdürmektedir.
 
Üst